Peygamber Efendimiz teravih namazı kıldı mı? Peygamber Efendimiz teravih namazını nasıl kılardı? Peygamber Efendimiz teravihi kaç rekât kılardı? Peygamber Efendimiz teravih namazını kaç rekât kılmıştır? Peygamber Efendimiz teravih namazını kaç rekât kıldırmıştır? gibi sorularınızın cevaplarını bu makalemizde kaydetmeye çalıştık.
Teravih namazının kaç rekât olduğuna dair bir tahkikatta bulunmuştuk, konuyu orada daha çok rivayetler etrafında ele almıştık. Bu noktadaki detayları, Teravih Namazı Kaç Rekâttır? başlıklı makalemizden okuyabilirsiniz. Bu makalemizde, daha önce atıfta bulunduğumuz, Abdullah b. Abbas radıyallahu anhümadan gelen ve Rasûlüllâh sallallahu aleyhi ve sellemin teravih namazını 20 rekât kıldırdığını ifade eden rivayetin sıhhat durumunu nakiller ışığında incelemeye gayret edeceğiz…
Peygamber Efendimiz Teravih Namazını Yirmi Rekât Kıldırdı mı?
Ramazanda Ömer radıyallahu anhın insanları tek imam arkasında toplayarak yirmi rekât namaz kıldırtma talimatına sahabeden muhalefet eden olmadığı gerçeği, Rasûlüllâh sallallahu aleyhi ve sellemin bu namazı yirmi rekât kılmış/kıldırmış olduğuna dair muhtemel şifahî bilginin kendilerinde mevcudiyetine işaret etmektedir. Bununla beraber, daha önce burada geçtiği üzere, Rasûlüllâh sallallahu aleyhi ve sellemin bu namazı yirmi rekât kıldırdığına dair Abdullah b. Abbâs radıyallahu anhümadan bir rivayet gelmiştir.[1] Fukahanın bu rivayetle ihticâcına rağmen ilim ehlinin bazısı bu rivayeti senedinde yer alan İbrahim b. Osman rahimehullahın durumu sebebiyle zayıf saymış ve Âişe radıyallahu anhadan gelen sekiz rekât rivayetleriyle de çeliştiği gerekçesiyle istidlâle elverişli görmemiştir.
Her ne kadar bu haber senedinde görülen zayıflıktan dolayı hadis âlimleri tarafından tenkit edilmişse de sahabî tatbikatı gibi zayıflığını giderecek bir takım destekleyici unsurlar da mevcuttur. Nitekim senet açısından bu şekilde zayıf görülen fakat destekleyici diğer faktörlerle değer kazanan daha başka rivayetler de mevcuttur. “Deniz suyu temiz, meytesi (ölüsü) de helâldir” hadîsi buna örnek gösterilebilir.[2]
Hadis Ravisi Olarak İbrahim b. Osman el-Absî
Kûfeli olup Vâsıt’ta kadılık yapmış bir fakihtir. Rivayet sahasındaki yeri bellidir. Dayısı Hakem b. Uteybe’den, Ebû İshak’tan ve bu tabakaya dâhil hadis ricalinden rivayeti vardır. Dayısı ve şeyhi olan Hakem b. Uteybe, İbrahim en-Nehaî’nin taraftarlarından ve en güvenilir fıkıh âlimlerindendir. Ebû Ubeyd’den, Abdullah b. Şeddâd’dan, Ebû Vâil’den, İbn Ebî Leylâ’dan rivayette bulunan ehl-i sünnet mensubu ve muttakî bir âlimdir. Kendisinden Mansûr, A’meş, Ebû Avâne ve Şu’be gibi hadis imamları rivayette bulunmuşlardır. Böyle bir şeyhin, mezkûr talebeleri arasında zayıf bir kimsenin bulunabileceği ihtimali son derece zayıf gözükmektedir.
Cerh-Ta‘dîl Açısından Durumu
Yahya b. Ma‘în ve İmam el-Buhârî’nin tenkitine uğramış, en-Nesâî tarafından “Metrukü’l-hadîs” olarak nitelenmiştir. Ravisi ise, aynı zamanda kâtibi olan ve kendisini en iyi tanıyan şahıslardan biri ve aynı zamanda kâtibi olan Yezîd b. Hârûn’dur ki, kendisi hocası hakkında hüsn-i şehadette bulunmuştur. İmam ez-Zehebî ve daha başkaları onun adalet ve zaptıyla yüksek bir ravi olduğu bilgisini kaydetmişlerdir. O, şeyhi İbrahim b. Osman rahimehullahın son derece âdil bir kadı olduğunu söylemiştir. Ebû Ahmed b. Adiy de şöyle demiştir: “İbrahim b. Osman, İbrahim b. Hayve gibi zayıflar zümresinden sayılmamalıdır. Çünkü Ebû Şeybe’nin rivayetleri içinde birçok sahih hadis vardır.”[3] Bu bilgiyi kaydeden İ‘lâü’s-Sünen müellifi de araştırmaları neticesinde İbrahim b. Hayye’nin rivayetlerinin hasen olduğunu tespit ettiğini ve buna bağlı olarak İbrahim b. Osman’ın rivayetlerinin de en aşağı hasen derecesinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.[4]
Sonuç
Rasûlüllâh sallallahu aleyhi ve sellemin son ramazanının son yedi gecesinde gün aşırı olarak üç gece teravih namazı kıldırdığı sabittir fakat rekât sayısı sabit değildir. 8 rekât olduğuna dair gelen rivayet zayıftır. 20 rekât olduğuna dair de –yukarıda incelediğimiz- bir rivayet gelmiştir bu da zayıftır. Fukaha bu hadisi ve sahabenin icmaını dikkate alarak teravihin 20 rekât olduğuna hükmetmişlerdir. 8 rekât olduğunu savunanlar ise Âişe radıyallahu anha validemizden gelen, Rasûlüllâh sallallahu aleyhi ve sellemin geceleri 8 rekâttan fazla kılmadığını kaydeden rivayeti de dikkate alarak bir sonuca ulaşmakta ve üzerine konuştuğumuz 20 rekât rivayetinin zayıf olmasından ve dikkate aldıkları hadisle çeliştiği yönündeki düşüncesinden hareket etmektedirler.
Daha önceki makalede geçtiği üzere burada herhangi bir çelişkinin bulunmadığını tekrar ifade etmek isteriz. Âişe radıyallahu anhadan gelen haberin ve bahis mevzuu edindiğimiz Abdullah b. Abbas radıyallahu anhuma haberinin arasını, “Âişe hadisi teheccüd namazına, İbni Abbas hadisi ise Ramazan namazına aittir” kanaati ile telif edebilmenin mümkün olduğunu tekrar hatırlatır, konunun hakikatini her şeyin en doğrusunu bilen Allah Tebareke ve Teâlâ’ya havale ederiz.
Dipnotlar
[1] İbn Ebî Şeybe Musannef’inde et-Taberânî Mu‘cem’inde ve el-Beyhakî Sünen-i Kübrâ’sında kaydetmiştir.
[2] Ebû Dâvûd, Tahâret, 41.
[3] Necati Yeniel ve Hüseyin Karapınar, Sünen-i Ebî Dâvûd Terceme ve Şerhi, Şamil Yayınevi, İstanbul, 1988, 5/247.
[4] et-Tânevî, İ‘lâü’s-Sünen, 7/81.
Yorum Yazın
Yorum Ekleyin