Seninle Hikâyemiz Biraz Musa’nın Biraz Üzeyir’in Hikâyesi Gibiydi

…

Hani Firavun rûyasının yorumuyla tahtını tacını başına yıkacak çocuktan korunmak için erkek çocukları öldürtüyordu da hanımının ısrarına dayanamayarak bir çocuğu öldürmekten geri durup himayesine almış ve ondan hiç ama hiç şüphelenmemiş, tahtını, tacını başına yıkacak çocuğun, o çocuk olduğunu aklının ucundan bile geçirmemişti ya, ben de kimseyi kabullenmez, karşıma her çıkandan korkarken, bundan bana zarar gelmez diyerek, aslında benim için ne kadar tehlikeli olduğunu aklımın ucundan bile geçirmeyerek seni almıştım ya! …

…

Hani Buhtunnasır Beytü’l-Makdîsi ve Kudüs’ü yerle bir etmişti de Üzeyir oradan geçerken üzülmüş ve ağlamıştı da buralar artık nasıl düzelecek diye çöküp kalmıştı ya… Ben de sen geldiğinde yıkık bir şehrin ta kendisi gibiydim. Çevrem de dağılmıştı, ben de, ve olduğum yere çökmüştüm, baştanbaşa moloz yığını, baştanbaşa enkazdım ya! …

…

Hani sahibi Üzeyir’i yüzyıl boyunca uyutup da şehri baştan imar ettirmiş ve Üzeyir’i uyandırmıştı da, sonra o, eşeğinin kemiklerini görünce şaşırmıştı da şehrin durumuna bakıp hayret etmişti ya… Ben de öyle, seninle yeniden imar olacağımı, sonra hayret edeceğimi, sonra sevineceğimi, Üzeyir’in Tevrat’ı baştan yazdırdığı gibi geçmişimi ve geleceğimi yeni baştan sana yazdıracağımı hayal etmiştim ya! …

— Seninle Hikâyemiz Biraz Musa’nın Biraz Üzeyir’in Hikâyesi Gibiydi —
— Seninle Hikâyemiz Biraz Musa’nın Biraz Üzeyir’in Hikâyesi Gibiydi —
— Seninle Hikâyemiz Biraz Musa’nın Biraz Üzeyir’in Hikâyesi Gibiydi —

* Başta Hazreti Muhammed Mustafa olmak üzere yazıda adı geçen ve geçmeyen bütün Nebîlere Selâm olsun.